Tarih: 18.11.2025 13:59
Uzman Doç. Dr. Süleyman Gücek: "Sındırgı’daki hasarın sebebi 2000 yılı öncesi yapılar"
Afyon Kocatepe Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Jeoteknik Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Süleyman Gücek, Balıkesir'in Sındırgı ilçesinde 10 Ağustos ve 27 Ekim'de meydana gelen depremlerin ardından bölgede oluşan hasarın temel nedeninin "2000 yılı öncesi ve mühendislik hizmeti almamış yığma yapılar" olduğunu söyledi.
Sındırgı'da iki büyük depremin ardından yürütülen hasar tespit çalışmalarına gönüllü olarak katıldığını belirten Doç. Dr. Gücek, can kaybı yaşanmamasının en büyük teselli olduğunu ifade ederek, "10 Ağustos depreminde de buradaydık, 27 Ekim'de yine aynı acıyı yaşadık. Vatandaşlarımıza geçmiş olsun diliyorum" dedi.
"724 bina ilk depremde ağır hasarlıydı"
Gücek, 10 Ağustos'ta meydana gelen depremde 724 binanın acil yıkılacak veya yıkık durumda tespit edildiğini hatırlatarak, "En fazla hasarın görüldüğü bölgeler, fay hattına yakın, alüvyon zeminli ve yığma yapıların yoğun olduğu alanlardı. Bu tür bölgelerde zemin ve yapı tipi birleşince hasar kaçınılmaz hale geliyor" diye konuştu.
"İkinci depremde 500'ün üzerinde yeni hasarlı yapı"
27 Ekim'de yaşanan ikinci depremin ardından da benzer bir tabloyla karşılaştıklarını aktaran Gücek, "500'ün üzerinde bina acil yıkılacak veya yıkık olarak tespit edildi. Bu yapıların yüzde 91'i 2000 yılı öncesi, mühendislik hizmeti almamış yığma yapılar" dedi. İki depremde toplam ağır ve acil yıkılacak bina sayısının bin 250'ye yaklaştığını belirtti.
"İlk hasar tespiti can kaybını önledi"
Gücek, ilk deprem sonrası yapılan hızlı ve doğru hasar tespit çalışmaları sayesinde ikinci depremde can kaybının önüne geçildiğini söyleyerek, "Ağır hasarlı binaların boşaltılmış olması bir faciayı engelledi. Bakanlığın sahadaki zamanında müdahalesi büyük önem taşıdı" ifadelerini kullandı.
"2000 öncesi yapılar Türkiye genelinde risk"
Türkiye'de 2000 yılı öncesi yapı stokunun ciddi risk taşıdığını vurgulayan Gücek, kentsel dönüşümün hızlandırılması gerektiğine dikkat çekti:
"Yeni yönetmeliklere uygun binalarda deprem sonrası en ufak bir çatlak bile görülmezken, bitişiğindeki eski yapılar tamamen yıkılabiliyor."
"Zemin ve yapı tipi hasarı artırdı"
Sındırgı'daki yapı stokunun büyük bölümünün yığma ve alüvyon zemin üzerine inşa edildiğini belirten Gücek, bu nedenle hasarın geniş alana yayıldığını söyledi.
Doç. Dr. Gücek, açıklamasını "Tüm Sındırgı halkına geçmiş olsun. Dilerim bu tür afetleri bir daha yaşamayız" sözleriyle tamamladı.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —