Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Barış Atalay Uslu, doğadaki dengenin bozulmasıyla birlikte kene popülasyonunun arttığını belirterek, bilinçsiz avcılığın bu artışta etkili olduğunu söyledi.
Doğal ekosistemde meydana gelen bozulmalar sadece çevreyi değil, insan sağlığını da tehdit eden sonuçlara yol açıyor. Son zamanlarda özellikle kırsal bölgelerde artış göstermeye devam eden kene vakalarının arkasında, doğadaki dengenin bozulması yer alıyor. Kanatlı hayvanların azalması, bilinçsiz avcılık ve dengesiz ilaçlama gibi nedenlerle ekosistemdeki zincirde bozulmalar yaşanırken, bu sebeplere bağlı olarak kene popülasyonunun da artış yaşanmaya devam ediyor. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Barış Atalay Uslu, bilinçsiz avcılıkla birçok keklik, sülün ve kanatlı hayvanların öldürülmesine bağlı olarak kene artışı olduğunu belirterek, daha önce çok az sayıda kenenin hastalık taşıdığını ve hasta hayvanların vücudundan kan emen kenelerinde hastalık taşımaya başladığını ifade etti.
"Köylerde kanatlı hayvan kalmadı"
Barış Atalay Uslu, keneler ile mücadele edilmesi gerektiğini söyleyerek, "Doğada bulunan canlılarla insanların bir arada yaşadığı bir düzen içinde bulunduğu ortama ekosistem diyoruz. Ekosistemin bugün bozulmasını dünde aramalıyız. Birçok olay yaşadık 2004-2005 yıllarında ülkemizde çıkan kuş gribi nedeniyle birçok kanatlı hayvanı itlaf etmek zorunda kaldık. Köylerimizde kanatlı hayvan kalmadı. Artık köylü vatandaşlarımız şehirden yumurtasını alıp götürüyor. Köylerde kanatlı hayvanın kalmaması sadece yumurtayı etkilemiyor. Köylerde yaşayan birçok eklem bacaklının sayısını artırdı. Bugünlerde yaşadığımız kene vakalarının sebebi bir anlamda bu sebeplerdir. Ahırda tavuklar ve horozlar sığırların arasında zararlı hayvanları yerdi. Artık sığırların arasında kanatlı olmadığı için bunlar çok rahat yayılıyor. Bizim bu durumda müdahil olarak ilaçlarla eklem bacaklılar olan keneler ve sineklerle mücadele etmemiz gerekiyor. Onlarla ilaçlarla mücadele edince bu sefer çevre sağlığını bozuyoruz. Birçok ölmemesi gereken bakteriyi mikro organizmayı öldürüyoruz. Bu durumda bize birçok sorun olarak dönüyor" dedi.
"Kenelerde ani bir artış gözlendi"
Hayvancılıkla uğraşanların daha çok dikkat etmesi gerektiğini belirten Uslu, "Bu bilinçsiz avcılıkla birçok keklik, sülün ve kanatlı hayvanda yok edilmiş oldu. Doğada keneleri yiyen ortadan kaldıran hayvanlarında sayısı azaldı. Kene popülasyonu ani bir artış gösterdi. Kenelerle asıl mücadele şekli düzenli ve programlı ilaçlamadır. Bu biyolojik mücadelede kanatlılar kullanılır ama temelde ilaçla mücadele gelir. İlaçla mücadeleyi de düzgün yapamadığımızdan kene popülasyonunun yoğun bir artışıyla karşılaşıyoruz. Daha önce çok az sayıda kene hastalık taşıyordu. Hasta hayvanların vücudundan kan emen kenelerde hastalık taşımaya başladı. Bu şekilde giderek artan bir hastalık popülasyonu var. Hayvancılıkla uğraşan vatandaşların Kelkit Vadisi dediğimiz alanda çok dikkatli olması gerekiyor. Kene vakalarının olduğu yerlere baktığımızda kırsal kesimde hayvancılıkla uğraşan insanların olduğunu görüyoruz. Bu enfekte keneler insana hastalığı bulaştırıyor. Açık renk kıyafetler giymeleri ve vücutlarını kontrol etmeleri lazım. Kene gördüklerinde en yakın sağlık kuruluşuna giderek bu keneyi çıkartılmaları gerekiyor" diye konuştu.