Erken yaşta verilen destek Down sendromlu bireyleri topluma kazandırıyor

Down sendromunun yaşam boyu süren bir durum olduğunu belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Erkan Yasdıman, "Erken yaşta verilen eğitim, onların hayata daha iyi uyum sağlamalarını sağlar. Aile desteği, özel eğitim programları ve sosyal etkinlikl

Gündem 20.03.2025 13:27:12 0
Erken yaşta verilen destek Down sendromlu bireyleri topluma kazandırıyor
Down sendromunun yaşam boyu süren bir durum olduğunu belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Erkan Yasdıman, "Erken yaşta verilen eğitim, onların hayata daha iyi uyum sağlamalarını sağlar. Aile desteği, özel eğitim programları ve sosyal etkinlikler sayesinde becerilerini geliştirerek bağımsız bir hayat sürebilirler" dedi.
Down sendromunun bir hastalık değil, genetik bir farklılık olduğunu anlatan Medline Adana Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Erkan Yasdıman açıklamalarda bulundu. Dr. Yasdıman, "Toplum, Down sendromu hakkında yeterli bilgiye sahip olmadığı için bazı önyargılara kapılabiliyor. Oysa ki Down sendromlu bireyler de herkes gibi mutlu bir yaşam sürebilir. Bunun için onlara saygıyla yaklaşmak, toplum içinde eşit fırsatlar sunmak ve destek olmak gerekir" diye konuştu.

Hamilelik sırasında gelişiyor
Dr. Yasdıman, Down sendromunun hamilelik sırasında rastgele oluşan bir durum olduğunu ifade ederek, "Annenin veya babanın yaptığı herhangi bir şeyden kaynaklanmaz ve önlenemez. Her yaştan anne baba, Down sendromlu bir çocuk sahibi olabilir. Ancak annenin yaşı ilerledikçe bu ihtimal artar. 35 ve üstü yaşlarda anne olanların down sendromuna sahip çocuklar dünyaya getirme riski daha fazladır ancak bu durum bir kesinlik oluşturmaz. Down sendromu, beraberinde getirdiği fiziksel özelliklerin yanı sıra hafif veya orta derecede zihinsel geriliğe de yol açan önemli bir durumdur. Günümüzde anne kanından yapılan testler yardımıyla down sendromunu belirleme oranı yüzde 99,8’e ulaşmıştır. Down sendromlu bir bebek doğduğunda ise genellikle fiziksel özellikler yardımıyla tanınabilir. Ancak kesin tanı için kromozom analizi (karyotip testi) yapılır" ifadelerini kullandı.

Belirgin fiziksel özellikleri bulunuyor
Down sendromu ile doğan bebeklerin en belirgin özelliklerinin gözlerinin çekik olması olduğunu kaydeden Yasdıman, "Bunun dışında burun köprüsünün düz olması, el, ayak ve kulakların küçüklüğü, boyunda kısalık, avuç içinde kıvrım ve normal olmayan büyüklükte bir dil yapısı da down sendromunun öne çıkan belirtileri arasında yer alır. Unutulmamalıdır ki Down sendromlu çocuklar hasta değildir. Sadece yaşıtlarından bazı farklılıklar gösterirler. Bununla beraber Down sendromlu bebeklerin çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanın koordine ettiği bir rutin içerisinde nörolog, kardiyolog ve endokrin uzmanlarınca belirli aralıklarla düzenli olarak takip edilmesi gerekebilir" şeklinde konuştu.

El attıkları işlerde başarılı olabilirler
Down sendromlu bireylerin zihinsel gelişiminin yaşıtlarına göre biraz daha yavaş olabileceğinin altını çizen Yasdıman, "Ancak bu, öğrenemeyecekleri anlamına gelmez. Her Down sendromlu birey birbirinden farklıdır, hepsinin kendine has özellikleri ve yetenekleri vardır. Doğru eğitim ve destekle birçok şeyi öğrenebilir, bağımsız bir yaşam sürdürebilirler. Bazıları üniversiteye gider, sporla ilgilenir, sanat yapar veya bir iş yerinde çalışabilirler. Down sendromlu bireyler sevgi dolu, neşeli ve arkadaş canlısı olurlar. Erken yaşta verilen eğitim, onların hayata daha iyi uyum sağlamalarını sağlar. Aile desteği, özel eğitim programları ve sosyal etkinlikler sayesinde becerilerini geliştirerek bağımsız bir hayat sürebilirler. Down sendromu yaşam boyu süren bir durumdur. Önemli olan, onları anlamak, desteklemek ve toplumda hak ettikleri yeri almaları için imkan oluşturmaktır. Sevgi ve anlayışla yaklaşıldığında, Down sendromlu bireylerin de hayatı dolu dolu yaşadığı unutulmamalıdır" diyerek sözlerini tamamladı.
Haber Kaynak : İHA